nihat
Mesaj Sayısı : 333 Kayıt tarihi : 02/03/09 Yaş : 58 Nerden : hançukur, elmasuyu, malatya
| Konu: Kolesteatom Nedir? Çarş. Mart 18, 2009 12:12 am | |
| Kolesteatom olmaması gereken bir yerde, kulak zarının arkasında, orta kulakta cilt gelişimidir. Genellikle tekrarlayan enfeksiyonlar sonucu zardaki cilt tabakasının orta kulağa doğru büyümesi sonucudur.
Kolesteatomlar sıklıkla bir kist veya cep şeklini alırlar, kulak içinde gelişerek ölü cilt tabakalarını etrafa saçarlar. Zaman içerisinde kolesteatom giderek büyüyerek orta kulağı çevreleyen kemik yapıları harap eder. Kolesteatom büyümeye devam ederse işitme kaybı, baş dönmesi ve yüz felci nadir olmakla birlikte görülebilir.
Nasıl oluşur? Kolesteatom sıklıkla orta kulak enfeksiyonları sonucu veya östaki tüpü fonksiyonunun yetersiz olduğu durumlarda oluşur. Östaki tüpü orta kulak basıncını eşitlemek için genizden hava geçişini sağlar.
Alerji, nezle veya sinüzit gibi nedenlerle östaki tüpü yetersiz çalıştığında orta kulaktaki hava vücut tarafından emilir, kulakta kısmi bir vakum (negatif basınç) meydana gelir. Negatif basınç, kulak zarını içeri doğru çekerek zarda bir cep ya da kese oluşturur (özellikle geçmişteki kulak enfeksiyonları nedeniyle kulak zarının zayıfladığı bölgelerde).
Bu kese sıklıkla kolesteatoma dönüşür. Orta kulakta ve çevre kafa kemikleri içinde kolesteatomun konjenital (doğumsal) bir şekli de görülebilir. Bununla birlikte kulak enfeksiyonlarına eşlik eden şekli en yaygın olanıdır.
Belirtiler nelerdir? Başlangıçta kulak akabilir (bazen kötü kokuludur). Kolesteatom cebi veya kesesi büyüdüğünde işitme kaybı ile birlikte kulağa dolgunluk veya basınç hissi olur. Özellikle kulak içinde veya arkasında ortaya çıkan ağrı ciddi huzursuzluk yaratır.
Baş dönmesi veya enfeksiyonlu kulak tarafında yüz felci ortaya çıkabilir. Bu belirtilerden biri veya tümü hastanın tetkikini gerektirir.
Tehlikeli midir? Kulak kolesteatomları tehlikeli olabilir ve hiçbir zaman ihmal edilmemelidir. Kemik erozyonu sonucu enfeksiyon, iç kulak ve beyin de dahil çevre bölgelere yayılabilir. Tedavi edilmediği takdirde sağırlık, beyin apsesi, menenjit ve nadiren de ölüme yol açabilir.
Nasıl tedavi edilir? Kulak burun boğaz hastalıkları ve baş boyun cerrahisi uzmanı bir doktor muayenesiyle kolesteatomun varlığı saptanabilir. İlk tedavi kulağın dikkatlice temizlenmesi, antibiyotikler ve kulak damlaları ile olur.
Tedavi, kulak akıntısını kesmeyi ve enfeksiyonu kontrol altına almayı amaçlar. Kolesteatomun büyüklüğü ve yaygınlığı da değerlendirilmelidir. Büyük ve komplike kolesteatomlar hastayı ciddi komplikasyonlardan korumak için genellikle cerrahi tedaviyi gerektirir.
İşitme ve denge testleri mastoid kemiğin (kulak arkasındaki kemik) radyolojik tetkiki ve bilgisayarlı tomografisi gerekebilir. Bu testler işitme seviyesinin ve kolesteatoma bağlı harabiyetin derecesinin saptanması için yapılır.
Cerrahi tedavi çoğunlukla genel anestezi (narkoz) altında yapılır. Cerrahinin temel amacı kolesteatom ve enfeksiyonu temizlemek ve enfeksiyonsuz kuru bir kulak elde etmektir. İşitmenin korunması veya düzeltilmesi tedavide ikincil amacı teşkil eder. Ciddi kulak harabiyeti olan vakalarda rekonstrüksiyon mümkün olmayabilir.
Nadiren yüz siniri tamiri veya baş dönmesini kontrol altına almayı amaçlayan müdahaleler gerekli olabilir. Orta kulağın rekonstrüksiyonu her zaman tek ameliyatla mümkün olmayabilir. Bu nedenle 6 - 12 ay sonra ikinci bir ameliyat gerekebilir.
İkinci ameliyat işitmeyi düzeltmeyi, aynı zamanda orta kulak ve mastoid kemik içerisinde olan kolesteatom artıklarını temizlemeyi amaçlar. Hastaneye yatış genellikle ameliyat günü sabah erken saatlerinde olur.
Aynı gün taburcu olabilir Ameliyat erken yapılmışsa hasta aynı gün taburcu olabilir. Bazı hastalarda bir gecelik kalış gerekli olabilir. Ciddi enfeksiyonu olan nadir vakalarda antibiyotik tedavisi için hastanede daha uzun kalış gerekebilir. İstirahat süresi 1 - 2 haftadır. Hasta daha sonra rutin işlerine bakabilir.
Cerrahi tedavi sonrası kolesteatomun tekrarlama riskinden dolayı hastanın ayaktan takibi önemli ve gereklidir.
Açık mastoidektomi kavitesi oluşturulan hastalarda yeni enfeksiyonları engellemek ve kaviteyi temizlemek için birkaç ayda bir kontrol yapılmalıdır. Bazı hastalarda ömür boyu periyodik muayene gerekli olabilir. | |
|